< İşlevsel Araştırma Merkezleri

2020’ye girerken yazdığımız bir öngörü raporunda, teknolojiye 2 farklı yönden bakıyorduk; birincisi “gelişmeler”, ikincisi “sınırlamalar”[1]. Korona salgını bu tartışmaları teknoloji, hemen şimdi” haline sokarken, bir yandan da —zaten var olan— kişisel takip, gözetim endişeleri”ni daha yukarıya taşıdı.

GİRİŞ

Göç “çok nedenli” bir toplumsal olgudur. Göçün, göç koşulları, sebep ve sonuçları başta olmak üzere; göç edenler, göç edilen bölge ve yer, göçe tanık olanlar, yaşayanlar, aracı olanlar, müdahil olanlar, sevk ve idare edenler gibi geleneksel ve güncel çok çeşitli aktör ve tarafları vardır.

Profesyonel ekonomistler bir tarafa, ekonomi okuyucusu olan herkesin de bilebileceği gibi Türk Ekonomisi, bilhassa 2018 Ağustosunda oluşan kur atağı sonrası kırılganlıkları artmış bir ekonomidir.

15.yy dan  itibaren  16 kez karşı karşıya gelip 50-60 yılı savaşlarla geçen Türkler ve Rusların 530 yıllık tarihinde, 20.yy.dan itibaren (1920-1938) iki ülkenin bu kadar hızlı  ve bütünlük  içerisinde uzlaşarak aynı hedef doğrultusunda buluşmaları tarihin keşfedilmiş en büyük mucizesidir. Peki bu mucizeyi gerçekleştiren sebepler nelerdir ?

Göç olgusu tarihin eski döneminden bugüne büyük açlık, savaş, kıtlık sebebi ile kitlesel nüfus hareketleri ile olmuştur. Göç eğer kontrolsüz olursa büyük imparatorlukları, medeniyetleri yıkan, devletleri çökerten bir afete sebep de olabilmektedir.

Milli kimliğin önemli unsurlarında biri dildir. Birbirleriyle anlaşabilen yani konuşabilen insanlar, bir arada yaşayabilirler. Bir arada yaşayabilmenin ve anlaşabilmenin yolu ise aynı dili konuşabilmektir.

Son yıllarda, özellikle Güney Kıbrıs, Mısır ve İsrail karasularında önemli doğal gaz yatakları bulundu.

22 Haziran 2020; sömürgeci ve işgalci emperyalist güçlere karşı verilen Milli Mücadele’nin temel taşı, direnişin resmi ve yazılı ilk bağımsızlık belgesi olan “Amasya Genelgesi (Tamimi)”nin 101. Yıldönümü kutlu olsun.

Doç.Dr. Murat KOÇ[1]

Zübeyde Ekmekçi TÜRK[2]

Özet

Türkiye’deki Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler,uzun vadede kalkınmaya duyarlı politikalar geliştirebilmesi ekseninde,Türkiye ekonomisi üzerinde negatif etkilere sahip unsurlardan biridir.Göçün yarattığı kayıt dışılık, istihdam, işsizlik ve kaynakların dağılımı gibi sorunlar Türkiye’nin yürüttüğü Suriyelilerle ilgili politikalardan doğrudan ve dolaylı olarak çok boyutlu olarak etkilenmektedir. Bu çalışmada Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin makro plandaki bazı ekonomik etkileri irdelenmiş; Türkiye’nin milli çıkarlarına uygun ve kalkınmaya duyarlı politikalarla sürdürülecek göç yönetimi sürecinin önemine ve bazı çözüm önerilerine dikkat çekilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Suriyeli, Geçici,Sığınmacı, Türkiye Ekonomisi, Kalkınma, Göç

GİRİŞ

Göç, dünya tarihine baktığımızda savaş, kıtlık ve yoksulluk gibi sebeplerden ötürü sıkça karşılaşılan bir olgu olmuştur. Yapılan bu göçlerin yönü ise daima daha gelişmiş, bolluk bereket içerisinde olan yerlere doğrudur.

21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanı Zeki Bodur, Baskent Üniversitesi Siyaset Bilimi Ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı Başkanı Yelda Ongun ile röportaj "Korona Sonrası Yeni Dünya Düzeni Ve Rusya" başlığı altında bir söyleşi gerçekleştirdi.

ÜYE GİRİŞİ

Şifremi unuttum
  1. SON MAKALELER
  2. ÇOK OKUNANLAR

Ergun Mengi   - 07-04-2024

Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı Başlangıcında, Osmanlı İmparatorluğunun Siyasi ve Askeri Anatomisi

  II.Mahmut, Vakay-ı Hayriye adıyla, Aksaray-Et Meydanı’ndaki yeniçeri kışlaları top ateşine tutularak 6.000'den fazla yeniçeri öldürülmüş ve isyana katılan yobaz takımı tutuklanmıştır. Askeri kuvveti çok zayıflayan Osmanlı’nın Donanması 1827’de Navarin’de sonra Sinop Limanında yakılınca Osmanlını...

Error: No articles to display