Suudi Arabistan teknoloji harikası hava savunma sistemleri ile erken ihbar sistemlerine milyarlarca dolar harcadı, fakat cruise (akıllı) füze ve dronlardan oluşan bir hava saldırısı ülkenin hava sahasına nüfuz etti, dünyanın en büyük petrol tesislerine önemli oranda hasar verdi.
BAKIŞ, İncek Tartışmaları
‘Rusya ve ABD ile oynarken ipte yürümek: Türkiye’nin bir rota belirleme vakti geldi mi?’
INSIGHT, Incek Debates
‘Walking a tight rope while juggling Russia & U.S.: time for Turkey to chart a course?’
Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı S-400 sistemlerinin 2. Bataryasının Ankara Mürted Meydan Komutanlığına intikali ve Rusya'nın başkenti Moskova yakınlarında düzenlenen Uluslararası Havacılık Fuarı MAKS-2019’un açılışının aynı güne denk gelmesi ile birlikte Su-35 ve SU-57 uçaklarının Türkiye tarafından satın alınıp alınmayacağı konusu gündemi süratle işgal etmeye başladı.
Çıkarlarımızın çatıştığı, temel kavramlar ve tanımlar üzerinde anlaşamadığımız, tehdit algılamamızın örtüşmediği, bölgemize yönelik dizayn planlarında görüş birliğimizin olmadığı ABD ile kapsamı hedefi sınırları konusunda anlaşmadığımız ABD ile güvenli bölge kurmak üzere bir müşterek harekat merkezi kurmak konusunda mutabık kaldık!
Haziran ayında yabancı basında, İsrail ve Güney Kıbrıs Akrotiri meydanında konuşlu İngiliz F-35 Stealth (düşük görünürlüklü) uçaklarının birlikte Irak ve Suriye üzerinde tatbikat uçuşları gerçekleştirecekleri haberini okuduğumda, aklımı ülkelerin gelecekte “Egemen Hava Sahası Kontrollerini” nasıl yapacağı konusu tırmalamaya başladı.
Kurumsal karar sürecinin ortadan kalkmış olması, tek bir noktadan gelecek talimatın beklenmesi yani sistemsizlik, krizlerin kişilere emanet edilmesi devletin kurumlarının ve sorumlu makamların olaylara tepki ve karşılık vermesini de geciktiriyor veya engelliyor. Ülkeyi açmaza sürüklüyor.
Belirli bir bölgedeki çatışmaları tamamen sonlandırarak güvenli hale getirmek, bölgede yaşayan toplumu korumak ve kollamak maksadıyla silahlı bir güç tarafından kontrol altına alınan bir coğrafi alanı, güvenli bölge olarak tanımlamak mümkündür.
Barış Yüksel - 23-06-2022
Tarihsel açıdan bakıldığında iklim değişiklikleri dünyamızın birçok coğrafyasında toplu göçler gibi nedenlere bağlı olarak insan, bitki ve hayvan popülasyonunu önemli ölçüde değiştirmiştir.
Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu - 23 Haziran 2022
Türkiye derinleşen, derinleştikçe köklenen bir ekonomik krizin tam ortasında. Ekonomik kriz, toplumsal dengeleri bozuyor ve barışı tehdit ediyor. Ya siyasi sonuçları?
Batın Durmaz - 22 Haziran 2022
Çin Devlet Başkanı XiJinping, 7 Eylül 2013’te Kazakistan’da Nazarbayev Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada “İpek Yolu Ekonomik Kuşağı”nıninşa edilmesini teklif etmiştir[1]. Ekim 2013’te ise Endonezya’da Deniz İpek Yolu hakkında açıklamalarda bulunmuştur[2].
Ali Can Kazak - 22 Haziran 2022
Akdeniz coğrafyasında bitkiler var olduğundan bu yana orman yangınları da söz konusu. Üstelik bu yangınların Akdeniz bitkilerinin evriminde, gençleşme ve üreme süreçlerinde önemli bir katkısı olduğu bilim insanlarınca gündeme getiriliyor.
Oktay Küçükdeğirmenci - 20 Haziran 2022
Bu ayın başında açıklanan hükümet verilerine göre, Japonya 2021 yılında rekor düzeyde bir düşük doğum oranı kaydetti ve bu şimdiye kadar kaydedilen nüfustaki en büyük doğal düşüşe işaret ediyor.